DİKENLER VE KAN

RSS

By aPoLLoN

Çıkıp biraz hava alayım ben, Senin için sokaklarda yürüyeyim, Senin kim olduğunu bilmeden, Sana birşeyler söyleyeyim, Ne söylediğimi bilmeden.. Göremezsin düşündüklerimi, Mesela gökyüzüne bakıyorum şimdi, Tahmin edemezsin hangi yıldıza baktığımı, Mesela geceye tapıyorum, Anlayamazsın bunu niye yaptığımı, İçimi görmedikçe, Ve gözlerin gözlerim, Ellerim ellerin, Yüreğin yüreğim olmadıkça, Ben olabilir misin? Sen ben olmadıkça, Beni sevebilir misin? İşte duruyorum olduğum yerde, Dünya kayıyor ayaklarımın altından, Seni beklemek için oturuyorum soğuk banka, Bir dilenci geliyor yanıma, Beni öldüreceğinden korkuyorum, Konuşuyoruz, Gidiyor sonra.. Nereye kadar sürecek bu oyun, Hep yürüyecek miyim bu şehirde, Bu şehirde büyüyecek, Bu şehirde küçülecek miyim, Uçurumlardan düşecek, Bu masaya oturup yine sonra, Kağıt gül, Kalem diken, Kan kaybından ölecek miyim.. Bak şiirler yazıyorum, Yazdıkça ağlıyor hepsi, Kimse duyup da gelmiyor, Ben de ağlıyorum çaresiz, Yoz sevinçler, Yoz ümitler buluyorum kendime, Sen bana hiç yardım etmiyorsun, Sen beni istemiyorsun.. Gitmem gerek, Hayat altımda fayton, Dörtnala uzaklasıyorum ellerinden,gözlerinden, Bir uçurum çıkıyor karsıma sonra, Tanrım artık uçurum istemiyorum, Kaçırıyorum elimden ipleri, Düşmek istemiyorum artık, Etrafımda çocuk sesleri... Nereye kadar sürecek bu oyun, Hep yürüyecek miyim bu şehirde, Büyüyecek, Küçülecek, Uçurumlardan düşecek, Bu masaya mahkum olup yine sonra, Kağıt zindan, Kalem kırbaç, Kan kaybından ölecek miyim...

This poem has no votes yet.

To vote, you must be logged in.

To leave comments, you must be logged in.

No comments yet.